WhatsApp
Telefon

Konya Tren Garı Oto Kiralama

Konya Tren Garı Oto Kiralama

Konya Tren Garı Oto Kiralama

 

Konya Tren Garı, şehrin tam merkezinde yer alır. Her gün Ankara'dan ve İstanbul'dan hızlı trenlerle çok sayıda insanın ziyaret ettiği bir istasyondur. Hızlı tren seferlerine bu TCDD’sin sayfasından ulaşabilirsiniz.

Mevlana'nın hoşgörü kenti, Selçuklu’nun kadim başkenti Konya, hızlı tren seferleri ile birlikte popülaritesini artırmıştır. Her gün özellikle Ankara'dan çok sayıda ziyaretçi Konya'ya günübirlik akın eder.

Konya Tren Garı'nda indiğinizde, Konya'yı baştan başa dolaşmak için kiralık araca ihtiyaç duyarsınız. Konya Tren Garı Araba kiralama fiyatlarının en uygun olduğu Anadolu Oto Kiralama'dan mutlaka fiyatları kontrol edin. Aracınız önceden rezerve edip rahat edin. Konya Tren Garı'nda trenden indiğinizde isminizin yazılı olduğu tabela ile karşılanırsınız. Konya Tren Garı rent a car firmalarının en güvenilir olanlarının en yeni araçlarını Anadolu oto kiralama'da bulabilirsiniz.

Konya Gezilecek Yerler

Çatalhöyük

Konya görülecek yerler bakımından zengin bir şehirdir. Konya’da gezilecek yerlerin başında Çatalhöyük Neolitik Kenti gelir. Çumra ilçesi sınırlarında bulunan ve ilçe merkezine 11 km uzaklıktaki Çatalhöyük’e ulaşmak biraz meşakkatli bir iş.

Dünyanın ilk yerleşim yerlerinden birine ev sahipliği yapan Çatalhöyük kazılarında çıkanlar benim gibi sizleri de şaşırtacaktır. Dünyanın en eski yerleşimlerinden birine sahip olmamıza rağmen maalesef ulaşım konusunda yetersizlik beni üzdü. 2012 yılında Unesco Mirası listesine girmiş olan Çatalhöyük Neolitik Kent’i 1950’li yılların sonuna doğru kazı çalışmalar sonucunda bulunmuş. Neolitik kente giriş ise ücretsiz. Sit alanına girişte solda ilk olarak örnek kerpiç evi göreceksiniz. Evin içi 2 oda olarak yapılmış ve duvarlarında hayvan figürleri resmedilmiş. İçeride hayvan boynuzları o dönemde kullanılmış örnek eşyalar sergilenmektedir.

Aziziye Camii

Konya şehir merkezinde görülmesi gereken yerlerden birisi Aziziye mahallesindeki Aziziye camidir. 1671 yılında yapılan fakat yandıktan sonra 1867 yılında Sultan Abdülaziz’in tarafından annesi için yaptıran Aziziye Cami’ni görülmeye değer.

Cami kesme gödene taşı ile yapılmış Osmanlı mimarisinin son örneklerinden. Camide Türk barok mimarisini fazlasıyla hissedeceksiniz. Aziziye Cami bu zamana kadar gördüğüm camiler arasında mimari açıdan en çok etkilendiklerimdendi. Özellik cami kubbe ve duvar hat işlemeleri etkileyici.

Müzede sergilenen eserler arasında Osmanlı dönemine ait ahşap eserler, sakal-ı şerif kutusu, halı ve kilimler, yazma eserler, hat eserleri ve çiniler sergilenmekte, ayrıca bir odada Sahib-i Ata ailesine ait 6 adet sanduka mezar bulunmaktadır. Bu vakıf müzesini ücretsiz gezebilmeniz mümkün.

Alaeddin Tepesi

Buraya yürüyüş mesafesinde olan Alaeddin tepesi ve içerisindeki Alaaddin cami gezilmelidir. Höyük üzerinde yer alan Alâeddin cami Anadolu Selçuklu devrinin Konya’da en eski ve büyük camisi olarak bilinmekteymiş. Sultan Alâeddin Keykubat tarafından 1221 yılında hizmete açılmış.

Ayrıca cami avlusundaki Kümbette I. Alâeddin Keykubat ve II. Kılıç Arslan dahil sekiz sultanın mezarı bulunmaktadır. Şehri bu tepeden keyifle izleyeceğinizi düşünüyorum. Buraya yakın olan Aziz Pavlus kilisesi görülecek diğer yerlerden birisidir. Ünlü havari Aziz Pavlus’un adını taşıyan bu kilise 1910 yılında Fransız Gotik Mimarisi olarak inşa edilmiştir.

Konya Arkeoloji müzesi

Caminin yakınında olan Konya Arkeoloji müzesi mutlaka görülmelidir. Konya Arkeoloji müzesi İstanbul’daki arkeoloji müzesinden sonra ülkemizin en eski 2. Arkeoloji müzesi özelliğini taşımaktadır. Müzede Neolitik çağ, Erken Tunç, Orta Tunç, Demir, Helenistik, Roma ve Bizans dönemine ait eserler bulunmaktadır, gerçekten görülmesi gereken bir yerdir.

Sahib-i Ata Külliyesi

Müzenin hemen yanında önce Sahib-i Ata külliyesi, cami ve müzesini ziyaret edilebilir. Sahib-i Ata caminin kesme taştan yapılan ana kapısı ilgi çekicidir. Sahib-i Ata cami aynı zamanda Larende cami olarakta bilinmektedir. 1258 yılında Sahib-i Ata Fahrettin Ali tarafından yaptırılmış külliyenin içinde aynı zamanda Sultan(şifa) hamamı da bulunmaktadır. Sahib-i Ata vakıf müzesi ise Selçuklu dönemine has firuze, patlıcan moru ve kobalt mavisi çinilerle kaplı olduğunu hatırlatmadan edemeyeceğim.

Sırçalı Medrese

Konya ziyaretinizde listenize mutlaka Sırçalı Medreseyi almanızı da öneririm. Burası bana Tebriz’deki Gök Mescidi anımsattı. Dışı mavi çinilerle kaplı medrese maalesef artık kapanmış ve içindeki tarihi eserler ise taşınmış. Alâeddin caddesine geçerek cadde üzerindeki ince minareli medreseyi görebilirsiniz. Medrese Alâeddin tepesinin batı kısmında bulunmaktadır.

Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından 1254 yılında Hadis ilmi okutulmak için kurulan medrese bugün müze olarak kullanılmaktadır. Tek eyvanlı olan medresenin doğu tarafında yer alan taç kapısı ise Selçuklu taş devrinin en güzel işçilik örneğini sergilemektedir. Kırmızı tuğlalar ile örülen minarenin turkuaz renkli çini ile süslenmesi ile minare dikkat çekmektedir.

Şems-i Tebriz’i

Kent merkezinde görülecek yerlerinden birisi Şems-i Tebriz’i nin mezarının olduğu (öyle söyleniyor ama İran gezimde Khoy ilçesinde gömülü olduğu söylenmişti) cami görülebilir. Küçük ve şirin bir mescittir. Şehri ziyaret edenler pek bilmedikleri bir mekandır.

Mevlana Celaleddin Rumi

Konya dendiğinde akla ilk gelen Şeb-i Arus törenleri ve Mevlana Celaleddin Rumi’dir. Kentin kalbinde yer alan yapı kompleksi Konya’nın en çok ziyaret çeken noktalarının başında gelmektedir. Her gelişimde öncelikle uğradığım yerdir Mevlana’nın mezarı.

Onun bizlere her zaman huzuru bahşeden değerli sözleri vardır. Mevlana müzesi ve kabrini görmek için müze kart ile ücretsiz gezebilirsiniz. Aralık ayının ikinci haftası yapılan Şeb-i Arus törenlerinde sema gösterileri insanı mesut eder. Hafta boyunca her gün 2 kez düzenlenen törenleri mutlaka izlemenizi isterim. Törenleri izlemek için internetten biletinizi online olarak alabilirsiniz.

Tarihi Sille Köyü

Sille, Frigyalılar’dan bugüne değin yerleşim görmüş ve Bizans döneminden itibaren de Konya’nın önemli bir yerleşim yeri ve Erken Hristiyanlık devrinin ilk merkezlerinden, İstanbul-Kudüs arasındaki hac yolunun önemli bir durak noktası olmuştur. 

Günümüzde Selçuklu ilçesine bağlı bir mahalledir. Aynı zamanda Konya Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu kararınca “kentsel sit alanı“ olarak ilan edilmiştir.

Deniz seviyesinden yaklaşık 1115 metre yüksekliğe sahip ve 1152 metrekare yüzölçümü vardır. Sille’nin etrafında bulunan tepelerin büyük bir kısmı tüften oluşmuştur. 

Bizans döneminde de bu tepeler rahatlıkla oyularak hristiyanların saklanması ve ibadet etmesi için şapeller oluşturulmuştur.

Günümüzde de çevresinde yüzyıllardır kullanılan taş ocakları yer almaktadır. Bölgeden çıkartılan taşlar "Sille Taşı" ismini almış ve Selçuklu döneminde de yapılarda bu taş kullanılmıştır.

Sille adının nereden geldiği ile ilgili yapılan çalışmalarda Frigler döneminde Silene’den geldiği, Roma komutanı Sylla’dan aldığı ve Silenos’tan geldiği gibi fikirler ortaya çıkmıştır. Silenos “kaynayıp coşarak akan su” anlamına gelmektedir.

 

Konya’da ne yenir?

Fırın Kebabı

Baştan söyleyeyim, Konya’ya gelip de fırın kebabı yemeden dönerseniz üzülürsünüz. Ağır ağır fırında saatlerce pişirilen kuzu etinin ağızda eriyen lezzetine kim hayır diyebilir ki? Fırın kebabının en lezzetlisini denemek için yolunuzu Ali Baba Fırın Kebap ve Hacı Şükrü’ye düşürebilirsiniz.

Su Böreği

Sabah fırından yeni çıkmış su böreği ile kahvaltı yapmayı sevenler, toplanın! Konya seyahatinize lezzet katacak el açması su böreği diyetinize birkaç gün ara verdirir, benden söylemesi

Arabaşı Çorbası

Konya’yı kış aylarında ziyaret etmeyi düşünüyorsanız içinizi arabaşı çorbası ile ısıtabilirsiniz. Tavuk veya hindi etinin pişirilmesi ile hazırlanan arabaşı çorbasına acı da konulduğu için hastalıklara karşı bağışıklığı artırıyor.

Etli Ekmek

Günümüzde pek çok yerde yapılmaya başlanan etli ekmeği yerinde denemeye ne dersiniz? Etli ekmeği Konya’da yedikten sonra, bu lezzeti başka bir yerde bulamayacağınıza emin olabilirsiniz. Bir porsiyon daha sipariş verdirtecek kadar lezzetli etli ekmeği Serenade, Bolu Lokantası ve Cemo’da yiyebilirsiniz.

Sacarası

Yemek sonrası tatlı yemeden olur mu hiç? Yediğiniz yemeğin lezzetini ikiye katlayacağınız sacarası tereyağı, kaymak ve fıstığın buluşması ile adeta mide şöleni yaşatıyor. Size de bu lezzetin keyfini sürmek kalıyor.

Höşmerim

Konya mutfağında sıkça yapılan tatlılardan bir diğeri ise höşmerim. Tadı ve görüntüsüyle un helvasını anımsatan höşmerimi denemenizi tavsiye ederim. Artık Konya’da ne yenir sorusunun cevabını bildiğinize göre, hepinize şimdiden afiyet olsun!

Bamya Çorbası

Orta Anadolu'da yapılan bamya çorbası Konya'da klasik menülerde ara yemeği olarak önem arz eder. Konya'da pilav (düğün ve davet yemekleri) ve kara yemek takımında (geleneğinde olduğu gibi) ekşi olduğu için tatlıdan sonra verilerek ikinci tertip yemeklerin yenmesi için iştah açar. Kurutulmuş çiçek bamyalar ve kuşbaşı et ile hazırlanır.